"Yapamazsan Yok" adlı tek şarkılık single'ıyla listelere hızlı bir giriş yapan Gülşen, Hafta Sonu dergisine konuştu. Bir dönem aşk hayatıyla ilgili sıkıntılı günler geçiren Gülşen, "Beni rehabilite eden hobilerim var. Spor, yemek yapmak, ebru sanatı... Zamanımı güzel işler ve hobiler için harcayarak geçirdim, her şeyin kendiliğinden düzelmesini bekledim. Ve öyle de oldu" diyor. Gülşen, "Asla maydanoz yemem mesela. Bir de asla sigara içmem" diyor.
Neden tek şarkılık bir single yaptınız? Artık albümlerin tutmadığını, devrin single devri olduğunu mu düşünüyorsunuz?
- Keyifle üretilen ve o anınızı, o döneminizi anlatan çalışmaların bekletilmemesi gerekiyor.
Peki albüm için çalışmalarınız hangi aşamada?
- Çalışmalarım devam ediyor. Beste yapıyorum sürekli. Yeni single’ım, özel hayatım ve bu güzel havalar beni çok mutlu ediyor. Sonbaharda bu birikimlerimi istediğim şekilde dışarı vuracağımı düşünüyorum.
Single’daki şarkıda "Ne varsa attım yük olan geçmişte" diyorsunuz. Sizin geçmişinizde de yük sayıp attığınız şeyler var mı?
- Olmaz mı! Her insanın hayatında olduğu kadar benim hayatımda da oluyor tabii ki. Herkes sorunlar yaşıyor, atlatıyor. Önemli olan şarkının devamında da söylediğim gibi; "Sordum kendime, bu hayat geçer mi böyle? Geçmez gülerim, gülmezse ben geçerim..." Her şeyin geçeceğine inanmak lazım.
Yepyeni bir görüntü ile çıktınız hayranlarınızın karşısına. Bu değişikliği siz mi istediniz?
- Tabii ki ben istedim. Değişimi seviyorum. Ama moda oldu diye bir şey yapmayı sevmiyorum ya da canı sıkılıp saç rengini değiştirenlerden değilim. Bu kıyafetler şu anki ruh halimi yansıtıyor. Rahat ve cool.
Bu görüntüyle Gülşen’in hayatında da değişiklikler oldu mu?
- Müzik ve modadaki değişim herkese yeni ilhamlar verebiliyor. Ben de özellikle müzikle ilgili gelişmeleri ve yenilikleri kendi müziğime adapte etmeyi seviyorum. Ama değişimci ruhum Gülşen’in iç dünyası için geçerli olamıyor. Aksine çok klasik ve sabit bir karaktere sahibim.
Klipte Latin dansları var. Bunun için ders aldınız mı?
- Ali Kemal Aydın’dan Latin dersleri aldım. Kendisi aynı zamanda klibimde de bana eşlik etti. Klipte de, dansı öğrenme sürecindeki ’ben’i konu aldık. İnanmadan ve çabalamadan başarı elde edilemeyeceğini, isteyince de yapılamayacak bir şeyin olmadığını göstermek istedim. Ayrıca çok keyif alıyorum Latin dansından. Sahneye de taşımak için sürekli prova yapıyoruz.
Latin ezgilerini yazlık bir şarkı olsun diye mi eklediniz şarkıya?
- Yaz ve Latin müzik birbiriyle çok örtüşüyor, evet... Ama ben müzik tarzlarının kendi içlerinde mevsimlere göre ayrıldığını düşünmüyorum. Kışın da Latin dinlenebilir ve söylenebilir. Diğer müzik tarzlarında da geçerli aynı şey. İşin kalitesinin ve ruhunun en önemlisi olduğunu düşünüyorum. Bu arada single’ımın satışı yalnızca internet üzerinden yapılıyor. *** sistemi bu kadar gelişmişken, yasalara uygun bir şekilde ilerleme kararı aldık. Ticari beklentim yok.
Hande Yener de değişik bir görüntüyle hayranlarının karşısına çıktı. Rengarenk saçlar ve makyaj... Siz nasıl buldunuz?
- Herkes yapmak istediğinde özgür. Hande böyle davranmak istiyor ve bence başarıyla yapıyor. Çok radikal değişiklikler yaptı tarzında ve müziğinde... Kendisine yakıştırıyorsa, dinleyenleri beğeniyorsa, sorun yok.
Eski yapımcınız Erol Köse ile geçmişte bir problem yaşadınız. Onun, sizden izinsiz albüm çıkardığını belirttiniz ve o albümün toplanması için mahkemeye başvuracağınızı söylediniz. Son durum ne?
- Yargıya intikal etmiş bir konu hakkında konuşmayı doğru bulmuyorum.
Yaşadığınız fırtınalı günleri nasıl atlattınız? Psikolojik destek aldınız mı?
- Beni rehabilite eden hobilerim var. Spor, yemek yapmak, ebru sanatı... Zamanımı güzel işler ve hobiler için harcayarak, her şeyin kendiliğinden düzelmesini bekledim. Ve öyle de oldu.
Mimar Fahrettin Aykut ile berabersiniz. Nikah tarihi belli oldu mu?
- Çok keyifli bir hayatım var ve bunu içimde yaşamayı seviyorum. O yüzden bu konuları çok fazla konuşmamayı özellikle tercih ediyorum.
Şöhretli isimlerle fırtınalı beraberlikler yaşadınız (Murat Varol, Reha Muhtar, Erol Köse)... Bu kez sanat dünyasının duymadığı bir isimle, Fahrettin Aykut’la birliktesiniz. Bunu özellikle mi yaptınız, yani sütten ağzınız mı yandı?
- Sanki önceki birlikteliklerimi planlamışım gibi soruyorsunuz. Aşkın ne zaman, nerede karşımıza çıkacağı belli olmuyor. Aşık olduğumuz kimsenin sosyal statüsünü ve mesleğini de seçemiyoruz. Anı yaşıyorum. Öyle stratejik planlarım yok aşk hayatımda.
Televizyon dünyasıyla aranız nasıl? Bunca dizi arasından elbette size de teklif geliyordur.
- Çok fazla teklif aldım. Hatta eğitim de aldım bu alanda. Ama çok meşakkatli bir meslek, özellikle de dizi oyunculuğu... Beni müzikten uzaklaştıracak bir şeyin içinde bulunma fikrine sıcak bakamıyorum. Ama iyi bir sinema filminde oynamayı çok isterim.
Sizi en çok ne kızdırır?
- Yalan, saygısızlık ve haddini bilmezlik... Ama kin tutmadığım için kime niye kızdığımı unuturum.
Nasıl deşarj olursunuz? Bağırıp çağırmak, küfür etmek gibi huylarınız var mıdır?
- Çok munis biriyim. Nefretimi, öfkemi kendi içimde yaşıyorum. Şarkı söyleyince tüm o duygulardan kurtuluyorum. Haftada üç gün mutlaka spor yapıyorum. Spor bedenimi ve zihnimi çok rahatlatıyor. Ayrıca ebru sanatı yapıyorum. Ruhumu dinlendiriyor. Yemek yapmaktan da çok haz alıyorum. İşte tüm bunlarla deşarj oluyorum, kendime geliyorum.
Evlilik sözleşmesi yapmak bana ters
Aykut Bey’le evlenirken evlilik sözleşmesi yapacak mısınız?
- Benim evlenip evlenmemem önemli değil ama bu konudaki genel fikrim "evlilik eşittir aşk"... Bu yüzden sonunda yaşanabilecek her türlü olumsuzluğu göze almak gerektiğine inanıyorum. Ve böyle bir şeyin benim anlayışıma çok ters olduğunu söyleyebilirim.
Doğanızda yoksa sonradan seksi olamazsınız
"Asla olmaz" dediğiniz neler var?
- Asla maydanoz yemem mesela. Bir de asla sigara içmem.
Siz çoğu kişinin seksi bulduğu bir kadınsınız. Sizce seksilik doğuştan gelen bir özellik mi? Bir kadın sonradan seksi olmayı öğrenebilir mi?
- Güzel ve hoş olmak, beğenilmek her insanın hoşlanacağı bir şey. Bu benim için işimin önüne geçmediği müddetçe bir artı... Ama bu insanın doğasında olmalı, seksi olma çabası çok sakil ve kötü duruyor bence.